| SOSYAL KONULAR |YENİDÜZEN

TERAZİNİN DENGESİ GENE ŞAŞTI

ENGLISH (İNGİLİZCE) ΕΛΛΗΝΙΚΑ (YUNANCA)

Dün gece Kıbrıs’ın kuzeyinde pek çok bölgede “huzur operasyonu” adı altında polis kontrolleri yapıldı.

Trafik suçu denetimi, üst araması, kimlik kontrolü ve genel asayiş taraması yapılması elbette kamu güvenliği kapsamında devletin görevlerinden biridir. Ancak bu görev yerine getirilirken ortaya çıkan görüntüler, bir güvenlik politikasından çok aksiyon filmi sahnelerini andırıyor.

İnsanlar duvarlara dizilerek üst araması yapılırken yüzlerinin ifşa edilmesi, medyada kimliklerinin görünür kılınması ve operasyonun bir gösteriye dönüştürülmesi; hukuk devleti, insan hak ve özgürlükleri açısından ciddi sorunlar barındırmaktadır.

Bu noktada hatırlatmak gerekir:

  • Masumiyet karinesi: Kişi, mahkeme kararı olmadan suçlu ilan edilemez.
  • Mahremiyet hakkı: Üst araması yapılıyor olması kişinin teşhir edilmesini meşru kılmaz.
  • Ölçülülük ilkesi: Kamu gücünün kullanımı, amaca uygun, zorunlu ve orantılı olmalıdır.
  • Kişi güvenliği ve haysiyeti: Anayasa’nın en temel koruma çerçevesi altındadır.

Artan suç oranları, toplumda haklı bir kaygı yaratıyor. İnsanlar kendilerini güvende hissetmiyor; kimse ülkenin bir “sorma gir hanı” olmasını, tetikçilerin kolaylıkla giriş yapmasını, trafikte ölüm ve yaralanmaların sürmesini kabullenmiyor. Ama suçla mücadele etmek, temel hakları çiğneme serbestisi vermez.

Toplumsal kaygıyı gidermek adına ölçüsüz güç kullanmak, ihlal niteliğindeki görüntüleri servis etmek, insanların mahremiyetini yok saymak hukuk devletiyle bağdaşmaz; güvenliği güçlendirmez, tam tersine güvene olan inancı zedeler.

Güvenlik politikaları, ancak hak ve özgürlükleri gözeten, keyfiliğe kapı aralamayan, şeffaf ve denetlenebilir bir zeminde oluşturulduğunda gerçek anlamda güvenlik sağlar.

Ülke için yararlı olduğunu iddia ettiğiniz adımlarda bile terazinin dengesini tutturamıyorsunuz.

Kamu düzenini sağlamak zorunludur, evet; ama bu düzenin adı “zorbalık” olmamalıdır.

Biz hem güvenli bir toplum istiyoruz, hem de temel haklarımızın keyfi şekilde ihlal edilmediği bir düzen. Bunların birbirine alternatif değil, birbirinin tamamlayıcısı olduğunu hatırlatmak zorundayız.

Bu köşe yazısı ilk defa 23.11.2025 tarihinde yayımlanmıştır.

Kaynak: TERAZİNİN DENGESİ GENE ŞAŞTI

image_printPrint
Share:
ASLI MURAT | YENİDÜZEN
Eylül ayının 25'inci günü, 1985 yılında dünya ile buluştum. Sonbaharda doğduğumdan mıdır bilmem, hüzünlü bir yapıya sahibim. Hüzünlü ama üzgün değil. İnsan üzgün olmamalı. Aksi takdirde yaşama olan inancını kaybediyor. Eşitliği ve adaleti önemseyen sol görüşlü bir aile ortamında büyüdüm. Mücadeleci ve feminist duruşumun temelleri o zamanlarda atıldı. Sonrasında İstanbul Üniversitesi'nde Hukuk eğitimi aldım, 2008 yılında avukat oldum. Tabi ki ruhum bunaldı, içim içime sığmadı ve İstanbul Bilgi'de İnsan Hakları Hukuku master programında eğitime devam ettim. Ardından yine kafese dönüş. 2011'den beri barışı hayal ederek; avukatlık yapıyor, sivil toplumda araştırmalar yürütüyor, siyasetle haşır neşir oluyor ve yazıyorum.

BUNLAR DA İLGİNİZİ SEÇEBİLİR