| POLİTİKA |PHILELEFTHEROS

SONUNDA BİLDİKLERİMİZİ DE UNUTACAĞIZ

ENGLISH (İNGİLİZCE) ΕΛΛΗΝΙΚΑ (YUNANCA)

Andreas Mavroyannis, örneğin Achilleas Demetriades, Marios Eliades, George Kolokasides gibi diğer bağımsız adaylardan farklı olarak, henüz adaylığını açıklamış değil. Andreas Mavroyannis, AKEL’den yeşil ışığı alarak aday olma konusunda cesaretlendirilmiş ve böylece müzakerecilik görevinden istifa etmiştir. Stefanos Stefanou, tabii ki olayı farklı yansıttı: En basit bir şeyin karmaşık ve saçma bir halle dönüşen bu ülkedeki geleneği bozmama adına, herkese “Evet görüştük ama istifa ettikten sonra,” demişti. Andreas Mavroyannis, şu an AKEL’in tabanının kendisine onay vermesini bekliyor-kendisi tek aday, ikinci sıraya düşer mi? Hiç sanmıyorum. Adaylığını açıklayacaktır. Tabii ki bağımsız aday olacak! Ama AKEL’in desteklediği bir bağımsız.

Bir kez de, cumhurbaşkanlığı adaylarının danışmanlığını yapanların siyasi avantajlarına odaklanmaları ve önerileri ön plana çıkarmalarından farklı olarak bir şey önermek istiyorum: Münasip olma tavırlarından vazgeçin ve kendinizi özgürce ifade etmeye çalışın. Bunu yapmanız, bir kamuflajdan ibaret olan uysal tarzınızdan ve kurtarıcı görünümünüzden sıyrılmanızı, gerçekten kim olduğunuz ve fikirlerinizin nelerden oluştuğu konusunda çok daha dürüst bir fikre sahip olmamızı sağlayacaktır.

Bu arada Yannis Kasulidis’in durumunun beni endişelendirdiğini sizlerden gizleyemeyeceğim. Dışişleri Bakanın, Hristodulides’in intihalinden önce, kraldan kralcı görünme çabası içerisinde, eski meslektaşlarına herhangi bir bahanesi olmadan veya temel siyasi kültürden yoksun olarak, saldırma çabasından bahsediyorum. Bunu da söylerken aralarındaki ilişkiyi ve Yannis Kasulidis’in Nikos Hristodoulidies’e yağdırdığı övgüleri dikkate alarak söylüyorum. O zaman aralarındaki konu/sorun nedir?

Diğer taraftan, Yannis Kasulidis neden kendini geri tutsun ki? AKEL’in asil ve bağımsız adayı bile kendini kısıtlamış değil. Şiirler bize musallat olmamalı. Onları unutmadığımız sürece, tıpkı Finikeli Phelbas’in martıların çığlığı ve derin denizin kabarması şiirinde olduğu gibi… Özellikle seçim döneminde yükselen gerginlikler gibi… Eski müzakerecinin en çok sevdiklerinden bir tanesi Elitis’e ait.  “Kendini herhangi bir şekilde bir yere yerleştir ve daha sonra cömert bir şekilde kendini sil.” Kendisi avlanıyor ve birileri de onu avlıyor. Ne yaptığını biliyor…

Nikos Hristoloudis, adaylığının resmi açıklamasını yaparken kırdığı intihal potu, kendini iki arada bir derede bıraktı. [Çevirmenin notu: Köşe yazarı, Hristodoulides’in Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaptığı duyurunun, Kasoulides’in 2008’de adaylığını ilan ettiğinde yaptığı açıklamaya çok benzediği yönündeki iddialara atıfta bulunuyor]. Ekibi, iki ucu keskin bir kılıç olan hasarı kontrol altına almaya çalışırken, tüm mesele için suçlanan Halkla İlişkiler Danışmanının derhal görevden alınmasını en acısız eylem olarak görmüştü. Adayın kendisi özür dilemek zorunda kalmadan- sanki her görünmez iletişim uzmanının vatandaşlara karşı sorumluluğu varmış gibi- ya da daha fazla teşhir edilmek için oyuna getirildiğini iddia etmek zorunda kalmadan, konunun kapanması sağlanmıştı.

Bununla birlikte, DIKO’nun Hristodoulides’i desteklemeye karar verme sürecinde yaşadığı zorluk, aslında partinin içindeki farklı seslerden kaynaklanmıyor, esas olarak, Hristodoulides’in adaylığının duyurulması ile DİKO’nun desteğinin ilanı arasında, üzerinde anlaşmaya varılan zaman dilimindeki farktan kaynaklanıyor. Bunun amacı, DISI’nin içerisinde kararın önceden alındığı ve bir “muhalefet adayının” destekleneceği argümanını ortandan kaldırmak içindi.

Yanlış anlaşılmasın, parti içinde muhalif sesler olmadığından veya zorbalığa uğramadıklarından değil. Ancak gerçek şu ki, partinin yarısı zaten hali hazırda Nikos Hristodoulidis için çalışıyor. Ve çalışıyor dediğimizde, tıpkı Nikolas Papadopoulos’un 2013’te Yorgos Lillikas için yaptığı gibi, “sahip oldukları her şeyiyle” çalışıyorlar diyorum. Bu tabii ki, birkaç yıl sonra “önceki siyasi yaşamının siyasi etik dersleri vermesine izin vermediğine” karar vermeden önceydi. Öyleyse? Hayatın iki kapısı var, bir tanesi bu.

Şu an için herkes Averof Neophytou’nun zor görevini kolaylaştırmak için yola çıkmış görünüyor. Hristodoulides hükümetin yolsuz olmadığını, Mavroyannis ise Cumhurbaşkanının Crans-Montana’da doğru olanı yaptığını vurguluyor…

Tabii ki, halk arasında “iyi bir iklim” gibi görünen şey, askında seçim öncesi gerginlikler yükselir yükselmez eşek tarafından yenecek olan çarpık bir asmadan başka bir şey değil. Sanırım, zamanında Hristofyas, yeni Halife olmaya karar verdiğinde, aslında Tassos’un yerinde kendisi olsaydı, ondan farklı davranmayacağını itiraf etmişti. Bu itiraf AKEL’lileri korkutmamak adına daha sonra yapılmıştı. Kendisi çok daha sonra hatalarını ve eksikliklerini hatırlayabilmişti…

Özgürce, 29.5.2022

Kaynak: SONUNDA BİLDİKLERİMİZİ DE UNUTACAĞIZ

Share:
THANASIS PHOTIOU | PHILELEFTHEROS
Mağusa doğumludur. Atina’da gazetecilik eğitimi almıştır ve 1995’ten beri gazetecilik yapmaktadır. Dias Medya Grubu dergilerinde ve Grubun Özel Sayılarında çalışmıştır. 2007’den beri Philelefteros Grubu aylık ve haftalık dergilerinde yazı işleri müdürü olarak görev yapmaktadır. Aynı zamanda 2021’den beridir Philelefteros gazetesinin Pazar eki “Eleftera’nın”sorumlusudur. Photiou aynı zamanda Grubun çeşitli yayınlarına köşe yazarı olarak katkıda bulunmaktadır.

BUNLAR DA İLGİNİZİ SEÇEBİLİR