ENGLISH (İNGİLİZCE) ΕΛΛΗΝΙΚΑ (YUNANCA)
Özel sektöre bir nebze nefes aldıran “Sigorta Prim Desteği” uygulaması 31 Aralık itibarı ile son buldu.
15 Ocak’ta son primler yatırıldı.
Şimdi şubat ayının 15’inde ne olacak kimse bilmiyor.
Hükümetten henüz ses yok.
***
Geçtiğimiz yıl bu destekten yararlanan çalışan sayısı 86 binin üzerinde oldu.
İşveren destekleniyor aslında ama gelecek güvencesi anlamında sonuç işçiye yansıyor.
“Sigorta Prim Desteği” dolaylı olarak iş güvencesi de sağlıyor.
Herhangi bir çalışan işten çıkartılırsa destek de son buluyor çünkü…
İstihdamın korunması ve işsizliğin önlenmesi için bu uygulamanın devamı son derece önemli…
***
Çalışma Bakanlığı yeni dönem için “10 çalışana kadar destek verileceğini” açıklamıştı ama böylesi bir adım, yeni bir işsizlik furyası anlamına gelebilir.
Kayıt dışılık daha da köpürür böylece…
Hele de işsizlik…
Sektör ayırımı ya da çalışan sayısı sınırı olmamalı…
Belki birkaç özellikli sektör bunun dışında tutulabilir…
O kadar!
***
Sigorta Prim Desteği’nin Maliye’ye aylık 40 milyon TL gibi bir yükümlülüğü var.
Bu rakamın 30 milyon TL’ye yakını zaten işletmeler tarafından yabancı işçiler için ödeniyor ve destek İstihdam Destek Merkezi’nden karşılanıyor.
***
Kamuyla özel sektör çalışanı arasında ilk kez böylesine korkunç uçurum oluştu.
Sosyal adaletsizlik ve eşitsizlik büyüdükçe büyüyor.
Böylesi bir ortamda 86 bin çalışanı daha da dibe çekmemek gerekiyor.
Geçişlerde rahatlama ‘sigortalara’ takıldı
Türk Lirası’nın olağanüstü değer kaybı sonrası piyasayı ayakta tutan ‘EURO’ akışıdır.
Kıbrıslı Rumlar ekonomimize ciddi kaynak sağlıyor.
Akaryakıt istasyonlarından marketlere, restoranlardan kuaförlere bunu herkes görüyor.
O nedenle güneyden geçişler son derece önemli…
***
Tam bir kaos var, geçişlerde…
Özellikle de Lefkoşa’da…
Ay Demet (Kermiya, Metehan) başkentteki tek araçlı geçiş noktası ve yetmiyor.
Bir komite oluşturulmuş, Ekonomik Örgütler Platformu ile birlikte çalışma başlatılmış, büyük bir değişim sözü verilmişti.
Olmadı!
***
Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz’le buluştum ve geçişlerle ilgili sürecin neden tıkandığını sordum.
- Lefkoşa’da rahatlama için geçiş yolları artırılacaktı.
- Üç yeni şerit daha düşünülüyordu.
- Genişleme için askerden de onay alındı.
- Bilgisayar altyapısı yenilenecek, geçişler süratlenecekti.
- Tüm bunların sürdürülebilir olması için de gelire ihtiyaç vardı.
- Bir şirket kurulması planlandı.
- Sigorta şirketleri geçiş noktalarında kira ödemeyi reddetti.
- Bu noktada süreç koptu.
- Tek gelir imkanı sigorta şirketlerinden alınacak kira ve reklam panolarıdır.
- Müteahhitler Birliği’nin yapacağı fizibilite çalışması henüz tamamlanmadı.
- Hükümet istenen sivil hizmet görevlisi istihdamlarını yaptı.
- Sürecin ilerlemesi için gelir yaratılmasına ihtiyaç var.
Sigorta şirketleri geçişlerde ciddi bir gelir elde ediyor ancak bunun karşılığında kirayı reddediyor.
Öyle anlaşılıyor ki hükümet de geçişlerin rahatlaması için çok hevesli değil.
Esnaf, çarşı, ekonomi kaybediyor böylece…
Photo insert: Photo Metehan (Agios Dhometios) crossing point
Kıbrıslı Rumlara ‘araç sigortaları’nda vurgun
Adanın güneyine geçişte bir aylık araç sigortası için 25 euro ödüyorsunuz.
Kıbrıslı Rumlara da aynı tarife uygulanıyor.
Oysa…
35 euroya yıllık sigorta yapıyorsunuz, kuzeyde…
Kıbrıslı Rumlar için 25 euroya aylık!
Dahası var…
Güneyde 25 euro araç sigortası karşılığı 1.2 milyon euro teminat var.
Kuzeyde 300 bin TL teminat. (15 bin euro)
Yaralanma, ölüm 8 milyon TL kuzeyde, güneyde limitsiz.
Ayıp değil mi bu!
35 euroya 365 gün sigorta yapmak, Kıbrıslı Türklere…
Kıbrıslı Rumlara, 25 euroya sadece bir ay…
Fırsatçılık ve vurgun değil mi?
Duvara toslamak!
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Kıbrıs’la ilgili bir raporu daha onayladı.
Oy birliğiyle…
Güvenlik Konseyi’nin 5’i daimi 15 üyesi var.
15 ülke, tamamı “oy birliği” ile Kıbrıs’ta bir kez daha federal çözümü işaret etti.
Çin onay verdi.
Fransa onay verdi.
Rusya onay verdi.
İngiltere onay verdi.
Amerika Birleşik Devletleri onay verdi.
Bitmedi!
Arnavutluk onay verdi.
Brezilya onay verdi.
Ekvador onay verdi.
Gabon onay verdi.
Gana onay verdi.
Japonya onay verdi.
Malta onay verdi.
Mozambik onay verdi.
İsviçre onay verdi.
Birleşik Arap Emirlikleri onay verdi.
AKP Türkiyesi ve Kıbrıslı Türk sözcülerinin slogan giyinmiş yalan siyaseti yeniden duvara vurdu.
Bu ülkelerin bir teki dahi ikna edilemedi.
Ne Arnavutluk, ne Arap Emirlikleri!
Kıbrıslı Türkleri uluslararası toplumdan uzaklaştıran anlayışın bize vaat ettiği nedir?
Yokluk, sıradanlık ve belirsizlik dışında…
Kaynak: 86 BİN ÇALIŞAN İP ÜSTÜNDE