| SOSYAL KONULAR |PHILELEFTHEROS

SİYASETÇİLER ÖZÜR DİLMEYİ ÖĞRENİRSE

ENGLISH (İNGİLİZCE) ΕΛΛΗΝΙΚΑ (YUNANCA)

Hem İçişleri Bakanı hem de Hükümet Sözcüsü Yardımcısı, İsrail’in hükümet aracılığıyla iletilen talimatına değinirken haksızlığı açıklamaya çalışmadılar; yalnızca müdahaleleriyle tartışmayı sonlandırmaya çalıştılar. Tepkileri aşırı bulduklarını belirttiler ve belediyelere gönderilen mektuptaki ifadelerin daha farklı olabileceğini öne sürdüler — bu yorum, belki de konunun özünü bir ölçüde anladıklarını ima ediyor. Ancak, herhangi bir hata kabul edilmedi veya özür dilenmedi.

Sorun, mektuptaki ifadeler değil. İçişleri Bakanlığı, belediyeler ve yerel yönetimlere duvarlardaki sloganlar, müstehcen ifadeler ve grafitileri düzenli aralıklarla silmeleri için rutin talimatlar göndermedi. Mektup, bir İsrail bakanının talimatıyla, spesifik eylemler ve ifadelerle ilgili olarak yazıldı.

İçişleri Bakanlığı Genel Müdürlük ofisinden gönderilen mektubun başlığı şöyleydi: “İsrail Diaspora İşleri Bakanı’ndan İçişleri ile Adalet ve Kamu Düzeni Bakanlarına 11.08.2025 tarihli ‘Kıbrıs’ta antisemitizm ve nefreti kışkırtma ile mücadeleyi güçlendirme çalışmaları’ konulu elektronik mesaj”. Bir memur tarafından imzalanan mektupta şöyle deniyordu: “Yukarıdaki konuyla ilgili olarak, Cumhurbaşkanı’nın Diplomatik Ofisi aracılığıyla gönderilen İsrail Diaspora İşleri Bakanı’nın elektronik mesajını size iletmek, ve bu tür sloganların belediyeler ve yerel topluluklar tarafından derhal kaldırılmasına ilişkin Bakan’ın talimatlarını iletmekle görevlendirildim.”

İsrail bakanının mektubu, onu rahatsız eden slogan ve resimlerin fotoğraflarıyla birlikte iki bakanlık ve cumhurbaşkanlığı ofisine ulaştı ancak hiçbiri, diplomatik olarak bu ülkenin de kendi hükümeti olduğunu göstermek için, dışişleri bakanına yanıt vermeyi düşünemedi. Cumhurbaşkanlığına bağlı diplomatik ofisi, devletin özür dilemesi ve vatandaşlarını dizginlemesi gerektiğini düşünürken, İçişleri Bakanı da buna katılarak belediye başkanları ile topluluk liderlerinden konuyu ele almalarını istedi (bu bilgi kamuoyuna iletilmedi, ancak Adalet Bakanı da aynı anda polise harekete geçmesini isteyen bir mektup gönderdi).

Kıbrıs Cumhuriyeti bağımsız bir devlettir. Büyük fedakarlıklar sonucunda uzun zaman önce koloni olmaktan çıkmıştır. İsrail, uluslararası kuruluşlar tarafından soykırımla suçlanmaktadır. Kıbrıs vatandaşları, bu tür barbarlıklara maruz kalan bir halkla dayanışma içinde olma hakkına sahiptir. Bu, nefreti kışkırtma anlamına gelmez. Yarın İsrail, çeşitli etkinliklerin yasaklanmasını talep edebilir. Sosyal medyada görüşlerini ifade edenleri veya köşe yazarlarını dahi yargılamaya çalışabilir.

Bu tartışmayı sonlandırmak için, Sayın İçişleri Bakanı, sadece hatayı kabul etmeniz yeterliydi.

Bu makale ilk defa 23.09.2025 tarihinde yayımlanmıştır.

Kaynak: SİYASETÇİLER ÖZÜR DİLMEYİ ÖĞRENİRSE

image_printPrint
Share:
CHRYSTALLA HADJIDEMETRIOU | PHILELEFTHEROS
20 yıldır Philelefteros Gazetesi’nde her gün köşe yazıları yayınlanan Hadjidemetriou mimari dergi Synthesis’in de yazı işleri müdürüdür. Daha önce Alithia ve Politis gazetelerinde çalışmıştır. Digomo’da doğmuş ve Lefkoşa’da yaşamaktadır. Evlidir ve bir oğlu vardır.

BUNLAR DA İLGİNİZİ SEÇEBİLİR